Hürriyet’e konuşan İncekara, Mart ayındaki bulunmayı bekleyen çocuk sayısının da 483 olduğunu açıklayarak, özetle şunları söyledi:
DNA KARŞILAŞTIRMASI YAPIN
“Adli tıp kurumlarında da sahipsiz cesetlerin olduğunu görüyoruz. Ümitlendirici bir gelişme, yetkililer son yularda sahipsiz cesetlerle ilgili DNA testi yapılmasına izin veren eşyaların saklandığım söylediler. Ailelerden alınan DNA örnekleri ile oradakiler karşılaştırılırsa uzun süredir haber alınamayanların ölü ya da diri oldukları ile ilgili bir kanaat olabilir. Bu karşılaştırmanın çok maliyetli olduğunu söylediler. Yerine koyacağınız değer, maliyeti ile ölçülemez.
RESİM YAŞLANDIRMA TEKNİĞİ
Şimdi çocuk 13 yaşında kaybolmuş. İki sene aranıyor, çehresi, üstü başı değişmiş, evinizdeyken çok şık tertemiz olan bir çocuk, belki sokaklarda yaşarken çok farklı. Resim asmalarla kayıpların çok az kısmım bulabiliriz. Resim yaşlandırma olmadığı zaman iki sene de beş sene de geçse eski fotoğrafıyla aramaya çalışıyorsunuz. Bu da çok olumlu bir durum değil.
OTOBÜS FİRMALARI DİKKAT ETSİN
Otobüsçüler dikkat etsin Otogarlarda özellikle resimlerin asılması o kargaşada hangi çocuğun kimin yanında gittiği fark edilemez. Bazı kara delikleri tıkamamız lazım. Her otobüs şirketinin yanında velisi olmadan bir çocuğun, bir şehirden başka bir şehre gitmesini sağlaması suçtur. Şirketler bunun farkında olsunlar. Bilet vererek yolculuk yapmalarına vesile oldukları zaman suç işlemiş oluyorlar.